test HAMMADDELER ANSİKLOPEDİLERİ - www.hammaddeleransiklopedisi.com - 2014 - DETERJAN ANSİKLOPEDİSİ - KİMYASAL GÜBRELER ANSİKLOPEDİSİ - ENDÜSTRİYEL SANAYİ BOYALARI ANSİKLOPEDİLERİ - PARFÜM ve RENKLİ KOZMETİK FORMÜLLERİ - SAÇ BAKIM FORMÜLLERİ - CİLT BAKIM FORMÜLLERİ - DEZENFEKTANLAR ANSİKLOPEDİSİ - 1 - DEZENFEKTANLAR ANSİKLOPEDİSİ - 2 - BİTKİSEL KOZMETİK ANSİKLOPEDİSİ - MADENİ YAĞ ANSİKLOPEDİSİ - ENDÜSTRİYEL ÜRÜNLER ANSİKLOPEDİSİ 1 - ENDÜSTRİYEL ÜRÜNLER ANSİKLOPEDİSİ 2 - GIDA ÜRÜNLER ANSİKLOPEDİSİ - 1 - GIDA ÜRÜNLER ANSİKLOPEDİSİ - 2 - ORGANİK GÜBRELER ANSİKLOPEDİSİ - OTO BAKIM ÜRÜNLER ANSİKLOPEDİSİ - YAPI KİMYASALLARI ANSİKLOPEDİSİ -1 - YAPI KİMYASALLARI ANSİKLOPEDİSİ -2 - PASTALAR ve BOYALAR ve YAPIŞTIRICILAR ANSİKLOPEDİSİ | HAMMADDELER ANSİKLOPEDİSİ
HAMMADDELER ANSİKLOPEDİSİ




MAKALELER / AHIR GÜBRESİ VE MİNERALLER - hammaddeler ansiklopedisi

Mineral maddelerdeki değişmeler

Fosfor çoğunlukla katı dışkı içinde organik ve inorganik şekillerde bulunur. Ahır gübresinin mikrobiyolojik parçalanması anında organik fosfor bileşikleri bitkiye daha yararlı olan inorganik bileşiklere dönüşür. İhtimar etmiş gübrede bitkiye yarayışlı fosfor genelde amonyum fosfatlar ve monokalsiyum fosfatlar şeklinde bulunur Kuşkusuz yarayışlı fosforun az bir bölümü ihtimar anında mikroorganizma proteinini; sentezlenerek bitkiler tarafından yararlanılamaz şekle dönüşür.

Ahır gübresindeki potasyumun büyük bölümü suda çözünebilir şekilde olup bundan bitkiler kolaylıkla yararlanır. Suda çözünemez. potasyum, kalsiyum ve magnezyum bileşikleri de ihtimar anında bitkiye yarayışlı şekle dönüşür. Anılan elementlerin hiçbiri azot gibi gaz şeklinde yitmezler. Bu elementlerde yitme yalnızca yıkanma sonucu ortaya çıkar.

 Taze ve ihtimar etmiş ahır gübrelerinin karşılaştırılması

İhtimar etmiş gübre denildiği zaman gübredeki materyallerin orijinal yapılanılın tamamının ya da bir bölümünün değişmiş olduğu hemen akla gelir. Normal koşullar altında taze gübre katı ve sıvı dışkılarla yataklığı içeren gübrelerdir. Taze ve ihtimar etmiş gübreler çeşitli yönlerden birbirleriyle karşılaştırılabilir.

(a)- İhtimar etmiş gübre bitki besin maddelerince daha varsıldır. İhtimal anında toplam ağırlığın azalması gübrede bitki besin maddeleri konsantrasyonunun yükselmesine neden olur. Bir ton taze gübre ihtimardan sonra ağırlığının % 50'sini yitirir. Genelde yitme, içerisinde mineral bitki besin maddeleri bulunmayan ve azot da içermeyen organik bileşiklerdeki yitme ile ortaya çıkar.

(b) - Taze gübredeki azotun büyük bölümü suda çözünebilir şekildedir. Gübrenin organik bölümünün parçalanması anında suda çözünen azotun bir bölümü mikroorganizma proteinine sentezlenir. Bunun için öncelikle gübreye karışmış idrardaki azot kullanılır. Böylece gübredeki bitkiye yarayışlı azot miktarı azalır, ihtimar koşulları dikkatli bir şekilde kontrol edilmezse gaz şeklinde önemli düzeyde azot yitmesi ortaya çıkar.

(c) - İhtimar etmiş gübrede fosforun çözünürlüğü daha fazladır. Eğer yıkanma olmazsa ihtimar anında gübrenin fosfor ve potasyum kapsamınla bir değişiklik olmaz.

(d) - İhtimar sonucu gübrenin C:N oranı 20:1'e değin düşer. Taze gübrede C:N oranının yüksek olması bitkide azot noksanlığının ortaya çıkmasına yol açar. İhtimar anında ayrıca gübredeki yabani ot tohumları ve hastalık etmenleri de yok olur.

Ahır gübresinde yitmesi

Ahırda ya da ahırdan çıkarıldıktan sonra gereken dikkat gösterilmez ve yeterli önlemler alınmazsa, tarlaya taşınmadan çok önce ahır gübresi değerini büyük ölçüde yitirir. Bu nedenle ahır gübresinin ahırdan başlayarak ahırın dışında saklanmasında ve tarlaya verilmesi anında gerekli önlemlerin noksansız alınması ve yerine getirilmesi gerekir. Ahır gübresinde bulunan bitki besin maddeleri ile organik madde çeşitli yollarla yiter. Bunlar ;

 Sıvı dışkının yitmesi

Ahır gübresinde sıvı dışkının yitmesi bitki besin maddeleri yönünden önemli bir sorundur. Yeterli düzeyde yalaklığın kullanılmaması halinde sıvı dışkı, başka bir deyişle idrar ahırın tabanından ve gübre yığınının altından sızarak önemli ölçüde yiter.

Daha önce verilen bilgilerden de anımsanacağı gibi ahır gübresinde bulunan toplam bitki besin maddelerinin yaklaşık yüzde ellisi sıvı dışkı içerisindedir. Sıvı dışkıda bulunun bitki besin maddelerinin bitkiye yarayışlı şekilde oldukları düşünüldüğünde ortaya çıkan yitiğin önemi daha da belirginleşir. Pek çok tarım işletmelerinde sıvı dışkının yarıdan fazlasının çeşitli yollarla yittiğini söylemek yanlış bir oranlama olmaz. Bu yüzden ürün olarak ya da parasal yönden ortaya çıkan zarar olağanüstü büyüktür.

Yıkanma şeklinde yitme

Ülkemizde çoğunluklu tarım işletmelerinde gübre ahırın ufak bir penceresinden dışarı atılır ya da yağmur ve hava koşullarının etkisinde kalacak şekilde doğrudan açıkta bırakılır. Kimi köylü işletmelerinde gübre yığını çatıdan akan suyun doğrudan etkisi altındadır.

Ahırdan çıkarılan gübre açıkta ufak ve gevşek yığınlar şeklinde bırakıldığı zaman yıkanarak yitme büyük boyutlara ulaşır. İklim koşulları ile yığının durumuna da bağlı olarak 6 aylık süre içerisinde ahır gübresi gübre değerinin yaklaşık yüzde ellisini yitirmektedir

Ahır gübresinden yıkanarak yiten bitki besin maddeleri ise bitkiler tarafından çok kolay yararlanılabilir şekilde, bulunanlardır. Yıkanma ile yalnızca sıvı dışkı değil katı dışkı içinde çözünebilir şekilde bulunan azot, fosfor, potasyum da yiter. Öte yandan çözünür organik madde de önemli düzeyde yiter. Bu durum gübre yığınından drene olan suyun siyah renginden de kolaylıkla anlaşılır.

Gaz Şeklinde Yitmesi

Buharlaşma sonucu gaz şeklinde yitme asal olarak gübrenin azot ve organik madde kapsamında görülür. Gübrede bulunan üre ve öteki azotlu bileşiklerden fazla miktarda amonyak oluşur. İhtimarın ilk aşamasında çoğunlukla amonyum karbonat ve bikarbonat oluşur. Bu amonyum bileşikleri durağan olmadıkları için gaz şeklinde amonyak yitmesi kolaylıkla oluşmaktadır. Amonyak yitmesi amonyum karbonat konsantrasyonu ve sıcaklık artışına bağlı olarak artmaktadır.

Normal sıcaklıkla ve pH= 7'de ya da biraz altında azot yitmesi göreceli olarak azdır. Gevşek gübre yığınlarında aerobik ihtimar sonucu oluşan yüksek sıcaklık amonyak yitmesinin çok hızlı olmasına yolaçar. Aynı şekilde donma sonucu suyun kristalizasyonu ile çözelti konsantrasyonunun artması nedeniyle de amonyak yitmesi artar.

Hava harekeli de gaz şeklinde amonyak yitmesini önemli ölçüde artırır. Hava cereyanı suyun buhar şeklinde yitmesini hızlandırırken suyun amonyağı tutma sığasını (kapasitesini) azaltır. Bir başka deyişle gübre kudurukça amonyak yitmesi önemli düzeye ulaşır. Bu durum toprakla karıştırılmadan önce tarlanın yüzeyine serilen gübrenin kurumağa bırakılmasından ileri gelecek yitmeyi de açık bir şekilde ortaya koyması yönünden dikkat çekicidir.

Daha önce de açıklandığı gibi ihtimar anında gübrenin organik maddesinde önemli yitme oluşmakta ve bu da çoğunlukla karbonhidratların parçalanarak yitmesinden ileri gelmektedir.

Karbonhidratların parçalanmaları sonucu asal olarak fazla miktarda oluşan karbondioksit gübreden gaz şeklinde yiter. İhtimar sonucu gübrede ağırlık azalması çoğunlukla organik maddenin yitmesi sonucu ortaya çıkar.

Gübrenin içerdiği fosfor ve potasyumun gaz şeklinde yitmesi ya çok az, olur ya da hiç olmaz.

Ahır gübresinin saklanması

Ahır gübresinin uygun şekilde saklanmasının asıl amacı, bitki besin maddeleri yitmesini olanaklar elverdiğince önlemektir. En uygun koşullar altında bile bir bölüm azotun ve organik maddenin yitmesini pratikle önlemek olanaklı değildir. Buna karşın buharlaşarak yitmedikleri için fosfor ile potasyum yönünden bir sorun yoktur.

Her ne kadar gübrenin saklanması anında a/ot ve organik maddenin yitmesini tümden önlemek olanaklı değilse de yitme uygun saklama koşullarında en az düzeye indirilebilir. Gübrenin saklanması anında olası yitmeyi en az düzeye indirebilmek için alınması gerekli önlemler üzerinde aşağıda kısa bilgi sunulmuştur.

Yataklığın kullanılması

Yataklığın kullanılmasının asıl amacı hayvanlar için ahırda temiz, ve kuru yatacak yer sağlamaktır. Daha önce de işaret edildiği gibi yataklık idrarın akıp gitmesini önlemek, gübrenin kullanılmasını kolaylaştırmak, bitki besin maddelerini adsorbe ederek yitmelerini önlemek ve gübrenin bitki besin maddeleri ile organik madde kapsamlarını artırmak suretiyle gübre üzerinde olumlu etki yapmaktadır.

Yataklığın asal önemi idrarı adsorbe ederek gübrenin gübre değerinin genelde yarıdan fazlasını oluşturmasından kaynaklanır. Yataklık olarak kullanılan çeşitli materyallerin değerleri, belli ağırlıktaki materyalin sıvıyı adsorbe etme niteliklerine dayanılarak belirlenmektedir. Olağan sap saman karışımı, ağırlığına oranla 2-3 kat, ince kıyılmış saman ise ağırlığına oranla yaklaşık 5 kat daha fazla suyu adsorbe edebilmekledir.

Yataklık olarak kullanılan materyalin özellikle azot kapsamı düşüktür. Yataklık içeren ahır gübresi özellikle ihtimar ettirilmeden toprağa verilirse, daha önce de işaret edildiği gibi, ürün üzerine olumsuz etki yapar.

Yataklığının asıl önemi idrarı absorbe ederek idrarı absorba ederek gübrenin gübre değerinin genelde yarıdan fazlasını oluşturmasından kaynaklanır. Yataklık olarak kullanılan çeşitli materyallerin değerleri, belli ağırlıktaki materyalin sıvıyı absorbe etme niteliklerine dayanılarak belirlenmektedir. Olağan sap saman karışımı, ağırlığına oranla 2-3 kat, ince kıyılmış saman ise ağırlığına oranla yaklaşık 5 kat daha fazla suyu absorbe etmektedir.

Yataklık olarak kullanılan materyalin özellikle azot kapsamı düşüktür. Yataklık içeren ahır gübresi özellikle ihtimar ettirilmeden toprağa verilirse, daha önce işaret edildiği gibi, ürün üzerine olumsuz etki yapar. Ürün miktarında azot noksanlığından ileri gelen bir azalma olur. Bunun nedeni gübrede organik bileşikleri parçalayarak inorganik bileşikler şekline dönüşmesini sağlayacak olan mikroorganizmaların yarayışlı azotu öncelikle kullanmaları ve gereksinimleri için bitkilerin yeterli düzeyde azot bulamamalarıdır.

Gübrenin tarlaya doğrudan taşınması

Kimi çiftçiler ahırdan çıkan gübreyi doğrudan tarlalarına taşıyıp hemen toprakla düzenli şekilde karıştırırlar. Bu uygulama gübreden olası yitmesi büyük ölçüde ortadan kaldırması ve zamanın daha iyi değerlendirilmesi yönünden önem taşıyabilir. Ancak hayvanların sindirim organlarından bozulmadan dışkıya geçen yabani bitki tohumlarıyla tarla kirletilebilir. Hastalık etmenleri de sorun oluşturabilir. Ayrıca kimi çiftçilerin yaptığı gibi ahır gübresi öbekler şeklinde tarlada bir süre bırakılacak olursa gübreden önemli düzeyde yitme ortaya çıkar. Tarlaya taşınan gübrenin hemen düzgün olarak serilip toprakla karıştırılması gerekir. Ahır gübresinin düzenli şekilde serilip toprakla karıştırılıp karıştırılmadığı ise bitkinin gelişme durumundan kolaylıkla izlenebilir.

Tarlaya taşınan ahır gübresi öbekler şeklinde ya da toprak yüzeyine serildikten sonra kısa bir süre bırakılacak olursa kuruma, donma ve rüzgarın etkisiyle önemli düzeyde amonyak yitmesi olabileceği gibi gübredeki bitki besin maddeleri de yıkanarak yiter. Kuskusuz ahırdan çıkan gübrenin sık sık tarlaya taşınıp toprakla karıştırılması pratik yönden olanaksızdır. Bu durumda olası yitmeyi en az düzeye indirecek şekilde ahır gübresinin saklanması gerekir.

Ahır gübresinin yığın şeklinde saklanması

Yitmeyi en az düzeye indirebilmek için ahır gübresinin korunmasında her türlü önlemin alınması gerekir. Zaman, işgücü ve para gerektiren koruma işi uygun şekilde yapılmazsa gübrenin önemli düzeyde değer yitirmesi nedeniyle de zarar büyüyecektir.

Yığın seklindeki gübrenin uygun biçimde korunabilmesi için; (a) Gübre yığınının iyice sıkıştırılmış olması, (b) Gübre yığınının yeterli düzeyde nem içermesi, (c) Gübre yığınının hava koşullarından en az düzeyde etkileneceği bir yerde yapılması ve (d) Olanaklar elverdiğince yığının bozulmadan saklanması gerekir. Bu dört noktada açıklanan hususlar asıl olarak gübrenin korunması ile ilgili iki önemli noktayı vurgulamakladır. Bunlardan ilki gübre yığınında yeterli düzeyde nem ile birlikte anaerobik koşulların .sağlanması ve ikincisi yıkanmaya da yol açabilmesi nedeniyle suyun gübre yığınının içerisine sızmasının önlenmesidir.

Almanya'daki kimi işletmelerde uygulandığı gibi, yeterli düzeyde yataklık kullanılmak koşuluyla, gübrenin ahır içerisinde düzgün şekilde serilerek hayvanların ayaklarının allında sıkıştırılarak bırakılması da bir başka koruma şeklidir. Bu usul özellikle besi sığırlarının bulunduğu alanlarda uygulanmakladır. Bu usulde fazla miktarda kullanılan yataklık sıvı dışkıyı adsorbe etmekte ve hayvanların ayaklarının altında bulunan gübre sıkıştırıldığı için ihtimar anında ortaya çıkan yitme en az düzeye indirilebilmektedir. Bu usul gübrenin uygun zamanda tarlaya taşınmasına olanak sağlaması yönünden önem taşımaktadır, öte yandan ahır tabanının toprak olması durumunda sıvı dışkı yitmesi yine önemli düzeye ulaşabilmekledir.

Kimi tarımsal işletmelerde gübre, parasal güçlerine uygun betondan yapılmış özel gübreliklerde korunmaktadır. Yukarıda açıklanmağa çalışılan ilkeler gözönünde bulundurularak sert bir taban üzerine (çimentodan yapılanlar yeğlenir), olanaklar elverdiğince çevre koşullarından daha az etkilenecek şekilde gübre yığınının gerçekleştirilmesi yerinde olacaktır

 Koruyucu maddelerin ahır gübresine karıştırılması

Azot yitmesini önlemek için gübreye kimyasal koruyucuların karıştırılması giderek daha fazla uygulanmakladır. Kimyasal koruyucular ürenin ve öteki azotlu bileşiklerin kimyasal parçalanmalarını önlemek ya da uçucu azotlu bileşikleri uçmaz şekildeki tuzlara çevirmek suretiyle görev yaparlar. En yüksek düzeyde etkili olabilmek için koruyucu maddeler sıvı dışkı ile zaman yitirilmeden karıştırılmalıdır. Çünkü almosferle değinir değinmez sıvı dışkıda azot yitmesi hemen başlar.

Fosforik, sülfürik ve hidroklorik asit gibi güçlü asitler etkili koruyucu maddelerdir. Anılan kimyasal maddeler gübrenin tepkimesini asit yaparak ürenin parçalanmasını önlerler ve amonyağın uçmaz şekilde tuz bileşiklerine dönüşmesine neden olurlar. Her ne kadar belirtilen asitler etkili koruyucu maddeler ise de pahalı olmaları ve kullanma güçlükleri nedeniyle pratikte uygulanmaları sınırlıdır. Koruyucu maddeler içerisinde fosforik asil ötekilerine oranla daha avantajlıdır. Çünkü fosforik asil yalnızca azot yitmesini önlemekle kalmaz, fosforca yoksul olan gübrenin fosfor kapsamının artmasına da neden olur.

Güçlü asitlerin kalsiyum tuzlarından olan CaSO4, CaCI2, ve Ca(NO3)2 koruyucu madde olarak da değer taşırlar. Gübre ile karıştırılmaları durumunda belirtilen tuzlar azot yitmesini önler. Kalsiyum sülfatın (jipsin) amonyum karbonat ile kimyasal tepkimesi aşağıda formüle edilmiştir

CaSO4 + (NH4)2CO3 CaCO3 + (NH4)2SO4(3)

Formülden de izlendiği gibi kalsiyum sülfat amonyağı durağan tuz, (NH4)2 SO4 şekline dönüştürerek azotun yitmesini önler. Gübre yeterli düzeyde nem içerdiği sürece amonyak yitmesi olmaz. Fakat gübre kuruduğu zaman yukarda formüle edilen kimyasal tepkime sola doğru gelişir ve amonyak yitmesi olabilir.

Özellikle Amerika Birleşik Devletlerinde koruyucu madde olarak süperfosfat gübreye karıştırılmaktadır. Çoğunlukla % 16-18 P2O5 içeren normal süperfosfat bu iş için kullanılmakla ve l ton taze gübreye 30-50 kg kadar süperfosfat karıştırılmakladır. Normal süperfosfat % 40-50 civarında jips (CaSO4) içermekte ve azot yitmesinin önlenmesinde bu

yönden etkili olmaktadır.

Tripl süperfosfat çok az kalsiyum sülfat içerdiği için koruyucu madde olarak normal süperfosfat kadar etkili değildir.

Öte yandan fosforu tutma (fikse etme) kapasitesi ayrımlı değişik topraklar üzerinde yapılan araştırmalar ahır gübresiyle karıştırılmış haldeki süperfosfatın toprağa verilmesinin ayrı ayrı verilmelerine oranla çok daha etkili olduğunu göstermiştir. Bu durum ahır gübresindeki organik madde fraksiyonunun toprakla fosforu göreceli olarak daha çok yarayışlı hale getirmesiyle açıklanmıştır.

Ahır gübresinin tarlada kullanılma zamanı, şekli ve miktarı

Ahır gübresinin tarlada kullanılma zamanı, şekli ve miktarı, toprak özelliğine, yetiştirilen bitkinin çeşidine, çevre koşullarına ve kimyasal gübrenin uygulama yöntemine, zamanına ve miktarına bağlı olarak belirlenir. Ancak bu şekilde ahır gübresinden en yüksek yararın saklanması olanaklıdır..

 Ahır gübresinin kullanılma zamanı

Kimyasal gübrelerle yapılmış çeşitli araştırmalar ekimden önce toprağa verilme zamanına bağlı olarak kimyasal gübrelerin etkinliklerinin azaldığını göstermiştir. Bu durum kimyasal gübrelerdeki bitki besin maddelerinin yıkanmasına ya da bitkiye daha az yarayışlı şekilde toprakta tutulmasına dayanılarak açıklanmıştır. Benzer durum ahır gübresi için de söz konusudur. Anımsanacağı gibi taze ya da uygun durumda ihtimar ettirilmiş ahır gübresinden oldukça fazla çözünebilir bitki besin maddelerinin kolayca yıkanıp gitmesi olanaklıdır. Amerika Birleşik Devletlerinde yapılan araştırmalarda mısır tarlasına Sonbaharda verilen ahır gübresinin İlkbaharda verilene oranla daha az etkili olduğu saplanmıştır. Bu durum ahır gübresindeki çözünebilir bitki besin maddelerinin yıkanmasıyla açıklanmıştır. Eğer ahır gübresindeki bitki besin maddeleri tarlaya taşınmadan önce yıkanmışsa bu konuda yapılacak fazla bir şey kalmamış demektir.

Ortadan inceye değin değişen tekstüre sahip topraklara normal düzeylerde verilen ahır gübresinden bitki besin maddelerinin yitmesi göreceli olarak daha azdır. Bunlar Sonbahar ve Kış aylarında ahır gübresinin daha güvenle verilebileceği topraklardır. Ancak bu topraklarda bitki besin maddeleri göreceli olarak daha fazla fikse edilir. Kumlu ya da eğimli topraklara, yıkanımı ve erozyon nedeniyle, ekimden çok önce ahır gübresinin verilmesi doğru değildir. Bununla beraber eğimli topraklarda ahır gübresinin erozyonu önlediği de akıldan çıkarılmamalıdır. Böyle durumlarda yitme ve kazanein oranlanmasında araştırıcının aklı en değerli yol göstericisidir

 Ahır gübresinin toprağa verilme şekli

Tarlaya taşınan ahır gübresinin zaman yitirilmeden düzenli bir şekilde serilip toprakla karıştırılması gerekir. Bir dekar toprağa en az 1 ton ahır gübresi düzenli bir şekilde serilebilir. Bu iş gelişmiş ülkelerde özel dağıtıcılardan yararlanılarak yapılmakta ve başarılı sonuçlar da alınmaktadır.

Ahır gübresinin toprakla karıştırılma derinliği iklime, toprağın özelliğine ve kullanılan ahır gübresine bağlı olarak ayarlanabilir. Genelde ahır gübresi, ihtimalin normal olabilmesi için yeterli havanın bulunabileceği bir derinliğe verilmelidir. Bu derinliğin ahır gübresinin kurumasına olanak vermeyecek düzeyde olması da akıldan çıkarılmamalıdır. İnce tekstürlü yada nemli topraklara oranla kumlu geçirgen topraklarda gübrenin daha derine verilmesi gerekir. Ahır gübresinin toprağa gerek veriliş yönteminde gerekse toprağa verilme derinliğinde göz önünde bulundurulması zorunlu en önemli nokta gübrenin toprakla tamamen örtülmesini sağlamaktır.

Ahır gübresinin toprakla karıştırılması ya da toprak yüzeyine verilmesi asıl olarak yetiştirilen bitkiye, toprağın özelliğine ve gübrenin durumuna bağlıdır. Örneğin çayır ve mer'alara ahır gübresi toprak yüzeyine serilmek suretiyle verilir. Buna karşın kimi bitkilerde örneğin sebzelerde, ahır gübresinin toprağa karıştırılması gerekir, öte yandan iyi ihtimar etmemiş kaba ve iri parçalardan oluşmuş ahır gübresinin özellikle uygun derinlikle toprak altına verilmesi gerekir.

Amerika Birleşik Devletlerinde Ohio deneme istasyonunda yapılan araştırma sonuçlarına göre ahır gübresinin toprakla karıştırılması kışlık buğdayda hektara 296 kg ürün artışına neden olurken gübrenin toprak yüzeyine saçılarak verilmesi hektara 61 kg ürün artışına neden olmuştur. Öte yandan buğdaydan sonra üçgülün ekilmesi durumunda ahır

gübresinin toprakla karıştırılmasının ve toprak yüzeyine verilmesinin ürün artışı üzerine etkileri sıra ile hektara 9-13 kg ve 1796 kg olmuştur (Tisdale ve Nelson 1950).

Toprak yüzeyine serildikten hemen sonra, zaman yitirilmeden ahır gübresinin toprakla karıştırılması gerekir. Aksi halde gübredeki azot amonyak şeklinde yiter yada gübredeki çözünebilir bitki besin maddeleri yağışlarla yıkanır gider. Danimarka'da yapılan bir araştırmada (Iverson 1931) toprağa serildikten sonra toprakla hemen karıştırma, 6 saat, 24 saat ve 96 saat geçtikten sonra toprakla karıştırmanın yulaf ve patateste ürün miktarı üzerine etkileri saplanmıştır.

Kullanılacak ahır gübresi miktarı

Kullanılacak ahır gübresi miktarını öncelikle eldeki olanaklar ile işletmeden elde olunan gübre miktarı sınırlar. Amaç, olanaklar elverdiğince geniş kültür topraklarına ahır gübresi vermektir. O nedenle küçük bir alana fazla miktarda ahır gübresi verme yerine daha geniş alana daha az, ahır gübresinin verilmesi yeğlenmelidir. Bir başka deyişle dekara 4 ton yerine 2 ton ahır gübresi vermek suretiyle daha fazla toprak gübrelenmelidir.

Genelde toprağa uygulanacak ahır gübresi miktarının belirlenmesinde topraktaki organik madde miktarı, yetiştirilecek bitkinin çeşidi, toprak tekstürü ve yağış miktarı dikkate alınmalıdır. Örneğin organik maddece yoksul topraklara daha fazla ahır gübresi verilmelidir.

Öte yandan organik maddece yoksul hafif - tekstürlü topraklara ağır tekstürlü topraklara oranla daha fazla ahır gübresi verilmeli ayrıca halli tekstürlü topraklara gübrenin bir değil bir kaç kez uygulanması yeğlenmelidir. Aynı şekilde fazla yağış alan yöre topraklarına göreceli olarak daha fazla gübre verilmelidir.

Kültür bitkilerinin ahır gübresinden yararlanmaları da birbirlerinden ayrımlıdır. Örneğin killini bitkileri içerisinde çapa bitkileri ahır gübresinden en çok yararlanır. Aslında bu bitkilere ahır gübresi verilmeden bunlardan iyi ürün elde etme olanağı da sınırlıdır. Duna karsın tahıl bitkilerinin ahır gübresinden yararlanmaları çapa bitkilerine oranla çok daha azdır. Tahıl bitkileri içerisinde çavdar ahır gübresinden en fazla yararlanmaktadır.
 

 
 

ETİKETLER: ORGANOMİNERAL GÜBRE FORMÜLÜ,MİNERALLER,MİKRO ELEMENTLER,ŞELATLI GÜBRE YAPIMI,ORGANİK GÜBRE ÜRETİMİ,KATO ORGANİK GÜBRE FORMÜLÜ,SIVI ORGANİK GÜBRE NASIL YAPILIR,GÜBRE FİYATI,GÜBRE ÇEŞİTLERİ.

HAMMADDELER ANSİKLOPEDİSİ